Ana içeriğe atla

Metro 2034

Metro 2033'ü okuduğumda beklentilerim oldukça yükselmişti. Pek çok yazar yılların birikimi ile ilk kitabını yazarlar. Eğer kitap tutarsa her 2-3 yılda bir aynı kalitede eser üretmesi beklenir. Acaba bu genç gazeteci ikinci kitabını kotarabildi mi diye düşünmeden edemedim.




Kitabımızın mekanı ilk seferindeki gibi Moskova Metrosu. Ama bu sefer elimizdeki metro haritasının diğer köşesindeyiz. İlk kitaptan aşina olduğumuz isimler var. Ancak bu yeni bir metro hikayesi ve yeni kahramanlarımız var.

Kitabın ilk kısımları boyunca hikayelerin paralel ilerlemesi oldukça ilgimi çekti. Pek çok bölümün en heyecan verici yerinde kesilip paralel hikayeye geçiş yapması heyecanı yüksek tutuyor. Bu açıdan bakarsak ilkine göre daha akıcı bir okuma deneyimi yaşayacaksınız.

İlk kitapta kahramanımız bir vesile ile tüm metroyu geziyordu. Böylece yazar bize tüm istasyonlardaki bakış açılarını ve kendi yaklaşımlarını anlatmak imkanı bulmuştu. (Diğer bakış açısı ile yılların birikimini üstümüze boca etmişti) Bu sefer fikir akımlarına ve ideolojilere odaklanmak yerine kişilere ve fikirlere odaklandığını hissediyorum. Bir yandan da daha sonraki kitaplara temel oluşturacak sorular soruluyor. "Bu çukurdan nasıl kurtulacaklar?" "Metro2 var mı?" "Daha az zarar görmüş şehirler var mı?" Anlayacağınız konu biraz daha ticari hale geliyor. Devam kitaplarını bekliyoruz.

İlk kitapta olduğu gibi hem tüm metroyu gösteren hemde hikayenin olduğu istasyonları yakından inceleyen haritalar mevcut. Benim gibi Moskova metrosuna yabancıysanız haritaları kullanabilirsiniz.

Kitabı D&R'da beğendim. Kargo ücretsiz kampanyası olduğu ve daha ucuza sattığı için hepsiburada.com'dan satın aldım.

İlk kitabı da bilmiyorum diyenler buraya tıklayarak o kitabı anlattığım yazıya ulaşabilirler.

Sonuç olarak benim notum 8/10. Bilim-kurgu okumayı sevenlerin değerlendirmesini öneririm.

Bu blogdaki popüler yayınlar

Hayır Duymamak

Satış işinde beklenen büyük ödül "Evet" cevabıdır. Ancak genellikle alınan cevap "Hayır" olur. İşin doğası böyledir. Birde gelmesi gereken ama bir türlü gelmeyen "Hayır" cevapları var. Bu yazı arafta kalmış cevaplar üzerine. "Hayır" duymak kadar duyamamakta çok sinir bozucudur. Özellikle "Evet" ihtimali için bir beklentiniz varsa. Bu konu sürekli ajandanızın bir köşesindedir. Raporlarda ve potansiyel listelerinde yer tutar. Yöneticilerinizin size soracağı ilk soru genellikle bu arafta kalmış işler olur. Bir konuyu görüşüyorsunuz. Öneriniz karşınızdakinin ilgisini çekmedi. Normal şartlarda almanız gereken yanıt bir "HAYIR" olmalıdır.

Iron Man filmine yeni senaryo

Vatan Gazetesinin Sinema sayfasının Iron Man film özetini aşağıda bulabilirsiniz. “Iron Man – Demir Adam” karakterinin, çizgi roman tutkunlarıyla ilk tanışması 1962 yılında oldu. Kısa sürede geniş kitlelerin severek okuduğu çizgi romana dönüşen “Iron Man – Demir Adam”da Çin ordusu için silah yaratmak zorunda bırakılan milyoner sanayici Tony Stark, istemeden yaptığı bu çalışma sırasında kendisi için de gizlice zırh üretiyordu. Böylece Çinliler’in kontrolünden çıkarak onları durdurabileceğine inanıyordu. Çin’den kaçıp ABD’ye geri döndüğünde tehlikeli bir komplonun varlığını keşfedince durdurabilmek için de Demir Adam’a dönüşüyordu.

Adım adım çevre faciası

Önce birkaç yıl önce basında geniş yer bulmuş bir olayı aktarmak istiyorum. Hatırlarsanız İzmir Gaziemir'de bir kurşun fabrikası zehirli atıklarını imha etmek yerine bahçesine gömmüş ve bu fabrika sahası ve civarı için nükleer kirlilik olarak geri dönmüştü. Nihayetinde temizlik maliyeti öyle bir boyuta ulaşmıştı ki sahipleri arsayı olduğu gibi bırakıp fabrikayı başka yere taşımayı tercih ettiler. Fabrikaya bir para cezası yazıldı. Tahsil edilip edilmediği belli değil. Bu konuda bildiğim kadarı ile açılmış bir dava da yok. Herkes bu konunun kendi konusu olmadığını iddaa ederek olaya sırtını döndü. Bu konuda basında çıkmış haberlerden birine buradan ulaşabilirsiniz.